Anasından emdiği süt burnundan gelir fıkrası,
Nasrettin hoca anasından emdiği süt burnundan gelir,
Nasredin hoca fıkraları,
Bir gece Hoca, karısıyla dereden tepeden konuşurken: “A hatuncuğum, yarın ortalık günlük, güneşlik olursa, bağa gidip bel belleyeceğim; yok, puslu, bulutlu olursa, dağa gidip odun ileyeceğim.” der.
Eksik-etek ne desin:
“İnşallah de, efendi, inşallah de.” deyince, Hoca adeta öfkelenir:
“Yahu, bunun inşallahı, maşallahı var mı? Gayri havaya bağlı. Ya öyle, ya böyle!” der.
Bir de sabah sabah bakar ki, havanın yüzü yağmura bakıyor, dağın yolunu tutar, tutar ama, az gider, uz gider. Haramiler yolunu keser.
“Babalık, sen bu dağların kurduna benziyorsun. Haydi, düş önümüze de, köyün yolunu göster bize!” derler.
Hoca neye uğradığını bilmez:
“Aman demeyin, benim işim, gücüm başımdan aşkın, nefes almağa bile vaktim yok!” der ama, onun gönlüne kim bakar! Katarlar önlerine. Gayri, yokuşlarda ter dökerek, inişlerde tırnak sökerek, gidecekleri yere **ürür, ama onları, anasından emdiği de burnundan gelir. Gece yarısından sonra kapısını çalıp da karısı: “Kim o?” diye seslenince Hoca: “Aç, karıcığım aç! İnşallah benim!” der.